Hepimiz bir gün, bir şekilde sona erecek bir yolculuktayız. Doğumdan ölüme kadar ki bu yolculuk, yaşam denilen yeryüzü serüvenimizi oluşturuyor. Görünen o ki herkesin yolu ve yolculuğu farklı. Bu sebeple bazen kesişir gibi görünse de, parmak izlerimiz kadar benzersiz yaşantılar deneyimliyoruz. Bu deneyimler yaşamımızı dokuyup bir örüntü oluşturuyor, bunun sonucunda hayatımızın resmi ortaya çıkıyor. Hayat, böylelikle tüm karmaşıklığına rağmen öngörülebilir bir his veriyor. Ne var ki, bazen bir şeyler olur, kendimize, dünyaya ve geleceğe ilişkin açık ve örtük varsayımlarımız sarsılır. Dünyanın güvenli bir yer olduğuna ilişkin en temeldeki inançlarımız yıkılmakla karşı karşıya kalır. Covid-19 pandemisi, benzer bir sürecin fitilini ateşledi. Tüm dünyada, öngörülebilir hayat algısı kırıldı. Alışkanlıklarımız, rutinlerimiz, planlarımız sekteye uğradı. Günlerce süren karantinalar, sevdiklerimizden uzak kaldığımız zamanlar, yalnızlıklar ve daha birçok durumu beraber yaşıyoruz. Kelimenin tam anlamıyla, ezberimiz bozuldu.
Yeni ve beklenmedik durumlar, başa çıkmayı ve uyum sağlamayı gerekli kılar. Değişim, uyumu talep eder. Corona günleri, önümüze uyum sağlamamız gereken yeni yaşam şartları sundu. Çoğumuzun hayat rutini değişti, yeni bir süreçle karşı karşıya kaldık. Bu değişimlere uyum sağlamamız gerekli, peki bunu nasıl yapacağız?
Zorlu yaşam koşullarına uyum sağlamanın psikolojik sağlığımızı koruduğunu biliyoruz (Zhou ve Lin, 2016). Bu zorlu koşullarda yaşamda anlam uyum sağlamada önemli ön plana çıkmaktadır. Bu kavram, uyum sağlamamızı kolaylaştıran önemli bir baş etme biçimidir (Hooker, Masters ve Park, 2018; Park ve Folkman, 1997). Yaşamda anlamın bu kolaylaştırmayı nasıl gerçekleştirdiğine geçmeden önce, ne olduğuna ilişkin biraz bilgi vermek faydalı olabilir. Anlam, kavram olarak soyut bir nitelik taşıdığından tanımlanması noktasında zorluklar olmaktadır. Buna rağmen anlam ile ilişkili alanyazına bakıldığında, geniş şekilde kabul gören tanımların olduğu görülmektedir. Baumster’e (1991) göre anlam nesneler, olaylar ve durumlar arasındaki olası ilişkilerin paylaşılan zihinsel temsilleri olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla anlam, kişinin etrafındaki insanları, yerleri ve nesneleri birbirine bağlamaktadır. Anlam kişinin varoluşundaki anlamlandırma, düzen ya da tutarlılığa göndermede bulunmaktadır (Reker, Peacock ve Wong, 1987). Benzer doğrultuda Roberts (1991) da anlamı, örüntü ve tutarlılık algısı üzerinden tanımlamaktadır. Steger (2012) ise anlamı, bağlantılar ve yorumlar ağı olarak ele almaktadır. Bu ağ, deneyimlerimizi kavramayı, arzu ettiğimiz geleceğe ilişkin planlar yapmamızı ve bu doğrultuda çabalamamızı sağlamaktadır. Dolayısıyla anlam, bize yaşamlarımızın önemli ve değerli olduğu hissi vermektedir (Steger, 2012). Böylece hayatın saniyelerin, günlerin ve yılların toplamından daha fazla olduğunu kavrarız (Frankl, 2019). Anlama ilişkin farklı tanımlar bulunmasına karşın, bu tanımların birtakım ortak özelliklerinin olduğunu da söyleyebiliriz. Bu ortak özellikler, bireye yaşamına ilişkin bir bakış açısı sağlayan düzen ve tutarlık algısı ya da bir çerçevedir (Reker ve Wong, 1988). Yaşamda anlamın diğer önemli bileşeni ise amaçlılık duygusudur. Birçok araştırmacı anlam ile amacı, aynı anlamda kullanmaktadır (George ve Park, 2013).Görülebileceği gibi amaç, anlamdan birçok yönden farklılık taşımaktadır. Amaç, değer odaklı eylemlere ve yaşam hedeflerine yönelmeyi içeren davranışsal katılımı ifade etmektedir (McNight ve Kashdan, 2009). Yön duygusunu ve değerli hedefleri içermektedir. Dolayısıyla anlam, yaşamı anlamlandırma ve önem gibi değişkenlere vurgu yaparken; amaç ise yön duygusu, hedefler ve varılmak istenen yere göndermede bulunmaktadır. (George ve Park, 2013).
Peki, Corona günlerinde anlam, bizim uyum sağlamamızı nasıl kolaylaştırmaktadır? Bu soruya cevap verirken, anlamın tanımına bakmak faydalı olacaktır. bakmakta fayda var. Anlamın tanımlarında ortak nokta tutarlılık ve bağlantı kurma gibi özelliklerdir. Pandemi süreci, rutinleri kırarak yeni bir durum yarattı. Dolayısıyla dün, bugün ve gelecek arasında bir bağ kurmamız ayaklarımızı yere daha sağlam basmamızı ve uyum sağlamamızı kolaylaştırabilecek bir olanak sağlamaktadır. Bağ kuramadığımızda ise dün-bugün-yarın arasındaki kopukluk, belirsizlik algımızı güçlendirmekte ve bizi güvensiz bir duygu durumu içine sokmaktadır. Anlamın sağladığı tutarlık, bize güven duygusu kazandırmakta ve yeni sürecin koşullarına adapte olmamızı sağlamaktadır. Kendi varoluşunu anlamlandırmak ve bir amaç duygusuna sahip olmak, zorlu koşullarla baş etme konusunda baş etmekte önemli bir destek kaynağıdır.
Evet, yaşamda anlam uyum sağlamamızı ve zorluklarla başa çıkmamızı kolaylaştırmaktadır, peki yaşamda anlam algımızı nasıl güçlendirebiliriz?
Alanyazına bakıldığında anlam kaynakları çeşitlilik göstermektedir. Frankl’a (2019) göre bir eser yaratmak ya da bir iş yapmak, bir şey yaşamak ya da bir insanla etkileşim kurmak ya da kaçınılmaz acıya yönelik bir tavır geliştirmek önemli birer anlam kaynağıdır. Benzer şekilde, içselleştirilmiş dindarlık ve maneviyat, aynı şekilde önemli anlam kaynaklarıdır (Park ve Yoo, 2016). Yalom (1980) ise çeşitli kişisel anlam kaynaklarından söz etmektedir. Bunlar sırasıyla; özgecilik, bir nedene adanmak, yaratıcılık, keyifli etkinlikler, kendini gerçekleştirme ve kendini aşmadır. Bu kavramları biraz açmak gerekirse dünyayı daha iyi bir yer yapmaya çalışmak, başkalarına yardımcı olmak, dayanışmak ve paylaşmak gibi özgecil etkinlikler bireyin yaşamına anlam katmaktadır. Birey bu tür eylemlerle başkalarıyla bağlantı kurarak anlam duygusunu güçlendirmektedir. Dolayısıyla bu tür eylemler güçlü birer anlam kaynağıdır. Bireyi daha büyük bir resmin parçası kılan nedenler, bireyin hayatına anlam katmakta oldukça etkilidir. İnsan kendisinden daha büyük bir resmin parçası olduğunu ve dolayısıyla işbirliği yapması gerektiğini fark ettiğinde, hayatını anlamlandırma noktasında önemli bir adım atmış olur.
Bireyin anlam duygusunu besleyen bir başka etmen ise yaratıcılıktır. Yaratıcı eylemler, örneğin yeni bir şey keşfetmek, bir eser yazmak gibi etkinlikler anlamsızlık duygusunu önlemektedir. Sadece yeni bir şey üretmek değil, aynı zamanda var olan şeylere farklı bir gözle bakmak hayata anlam katmaktadır.
Hayatı dolu dolu yaşamak, hayatın olağan akışına kendini bırakmak, sürekli bir merak ve hayranlık duygusuyla hayata bakmak da önemli bir anlam kaynağıdır. İnsan kendi içindeki potansiyeli gerçekleştirmeye yönelik eylemlerde bulunduğunda önemli bir anlam kaynağı devreye girmektedir. Kendini gerçekleştirme ihtiyacını karşılayan birey, daha anlamlı bir yaşama yönelmektedir. Ayrıca insan kendini aşma ihtiyacı duyan bir varlıktır. Bireyin kendi benliğini aşıp başkalarına yönelmesi, diğerlerinin varlığına ilgi göstermesi, ona anlam duygusu sağlamaktadır. Dolayısıyla kendini aşan birey, daha geniş bir resmin parçası olur. Görülebileceği üzere amaçlar belirlemek, sıcak kişilerarası ilişkiler geliştirmek, yaratıcı üretimler gerçekleştirmek, daha büyük bir resmin parçası olmaya çalışmak gibi çabalar, yaşamı anlamlı kılmada önemli yollardır. Corona günlerinde yaşamdaki anlam algımızı güçlendirmek, fiziksel ve ruhsal sağlımızı korumak adına önemli bir adım olacaktır.
Kaynakça ve İleri Okumalar:
- Baumeister, R. F. (1991). Meanings of Life. New York: Guilford Press.
- Frankl, V. E. (2019). İnsanın Anlam Arayışı. 59. bs. çev: Selçuk Budak. İstanbul: Okuyan Us Yayıncılık.
- George, L. S., & Park, C. L. (2013). Are meaning and purpose distinct? An examination of correlates and predictors. The Journal of Positive Psychology, 8, 365–375. http://dx.doi.org/10.1080/17439760.2013.805801
- Hooker, S. A., Masters, K. S. & Park, C. L. (2018). A meaningful life is a healthy life: A conceptual model linking meaning and meaning salience to health. Review of General Psychology, 22(1), 11-24. http://dx.doi.org/10.1037/gpr0000115
- McKnight, P. E., & Kashdan, T. B. (2009). Purpose in life as a system that creates and sustains health and well-being: An integrative, testable theory. Review of General Psychology, 13(3), 242–251. doi:10.1037/a0017152
- Reker, G. T. & Wong. P. T. P. (1988). Aging as an individual process: Toward a theory of personal meaning. In J. E. Birren & V. L. Bengston (Eds.), Emergent theories of aging (pp. 214–246). New York: Springer.
- Reker, G. T., Peacock, E. J. & Wong, P. T. P. (1987). Meaning and purpose in life and well-being: A life-span perspective. Journal of Gerontology, 42(1), 44-49. https://doi.org/10.1093/geronj/42.1.44
- Park, C. L. & Folkman, S. (1997). Meaning in the context of stress and coping. Review of General Psychology, 30, 115-144. http://dx.doi.org/10.1037/1089-2680.1.2.115
- Park, C. J. & Yoo, S. (2016). Meaning in life and its relationships with intrinsic religiosity, deliberate rumination, and emotional regulation. Asian Journal of Social Psychology, 19(4), 325-335. https://doi.org/10.1111/ajsp.12151
- Steger, M. F. (2012). Experiencing meaning in life – Optimal functioning at the nexus of well-being, psychopathology, and spirituality. In P. T. P. Wong (Ed.), The human quest for meaning: Theories, research, and applications (2nd ed.). 20 Ocak 2020 https://langleygroupinstitute.com/wp-content/uploads/Steger-Unknown-Experiencing-meaning-in-life-Optimal-functioning-at-the-nexus-of-well-being-psychopathology-and-spirituality.pdf sitesinden erişilmiştir.
- Yalom, I. D. (2011). Varoluşçu Psikoterapi. çev. Zeliha İyidoğan Babayiğit. İstanbul: Kabalcı Yayınevi.
- Zhou, M. & Lin, W. (2016). Adaptability and life satisfaction: The moderating role of social support. Frontiers in Psychology, 7, 1-7. doi:10.3389/fpsyg.2016.01134

Hacettepe Üniversitesi Psikoloji bölümünden 2017 yılında mezun oldum. PDR alanında yüksek lisans öğrencisiyim. 2017 yılından beri Kars’ta çalışmaktayım. Koruyucu ve geliştirici ruh sağlığı uygulamaları, psikoeğitim programları geliştirme ve danışmanlık psikolojisine ilgi duymaktayım.
Hep söylerim bilmek ile uygulamak aynı şey değildir diye. Bilmek belki bunun ilk adımı ama çoğumuz bilsek de gerçekleştiremeyeceğiz gibi duruyor maalesef 🙁
Çok haklısın, tıpkı sigaranın zararlarını bilip de uygulamayan bağımlılık uzmanları gibiyiz çoğu zaman. Uygulama için bilgiyi içselleştirmemiz gerekiyor, o da dediğin gibi oldukça meşakkatli