Beden dismorfik bozukluğu (BDB), kişinin gerçekte olmayan fakat var olduğunu sandığı bir beden kusuruyla aşırı biçimde uğraşması ya da bir beden kusuru varsa bile bunu aşırı abartması durumu olarak tanımlanır. Kişinin bu uğraşı, işlevselliği üzerinde ağır derecede bozulmaya yol açar. Yaygın bir hastalık olması ve bir yüzyıldan fazla zamandır literatürde tanımlanmış olmasına rağmen, yeterince tanınmamış bir bozukluktur. İlk olarak 1980’de DSM-III’te “dismorfofobi” adı ile yer almıştır. Dismorfofobi terimi 1880’li yıllarda İtalyan psikiyatrist Enrique Morselli tarafından kullanılmıştır. Dismorfofobi, Yunanca çirkinlik anlamına gelen dismorfia’dan üretilmiştir. Beden Dismorfik Bozukluk DSM-5’te yeni bir tanı ismi almış olması ile birlikte (Beden Algısı Bozukluğu) geçmiş çalışmalardan günümüze kadar alanyazında Beden Dismorfik Bozukluk olarak kullanılmaktadır.
Epidemiyoloji
BDB hastalarının büyük bir kısmının psikiyatristlerden ziyade daha çok dermatologlara, endokrinoloji uzmanlarına, cerrahlara ve en çok plastik cerrahlara başvurduğu görülmektedir. Bu sebeple, bu bozukluğa sahip bireylerin toplumdaki yaygınlığını belirlemek güçtür. Bununla birlikte, toplum temelli epidemiyolojik çalışmalarda bozukluğun görülme sıklığı %0.7-2.4 olarak bildirilmiştir. Belirtiler sıklıkla ergenlik ya da genç erişkinlik döneminde başlar. Kimi çalışmalar BDB’nin erkeklerde, kimi çalışmalar kadınlarda daha sık görüldüğünü, kimileri de hastalığın her iki cinste de eşit oranlarda dağılım gösterdiğini göstermektedir.
Klinik Belirtiler
BDB’nin başlıca klinik özellikleri, hayali veya hafif bir fiziki kusur ile orantısız biçimde uğraşma ve bu uğraşının klinik düzeyde belirgin bir sıkıntıya veya kişinin sosyal hayatında bir işlevsellik kaybına neden olmasıdır. Yakınmalar genellikle yüz veya baş bölgesinde olmak üzere; burun, gözler, dudaklar, saçlar veya cinsel organlara ilişkin endişeler söz konusudur. BDB, bir vücut parçasının görünümüyle ilgili olabileceği gibi, bazen de bir beden işlevi ile ilgili kaygılardan kaynaklanabilir. Terleme ve terlemeye bağlı olarak kötü koku salgıladığına ilişkin düşünceler buna örnek olarak gösterilebilir. Kişiler kusurlu buldukları bölgeleri üzerine saatlerce düşünüp uğraşabilirler. Bu uğraşlar, giderek kişinin zihnini kuşatmaya, günlük yaşamını ele geçirmeye, ona hükmetmeye başlar. Yaşam boyu uğraşılan beden bölgesi sayısının ortalama 5-7 olduğu belirlenmiştir.
Etiyoloji
BDM’nin etiyolojisi kesin olarak bilinmemekle birlikte, biyolojik ve genetik duyarlılığa sahip bireylerin, kötü yaşam olayları, bilişsel bozukluklar ve sonrasında öğrenilen davranışlar sonucu bu belirtilerin gelişebileceği öne sürülmektedir. Mükemmeliyetçi, utangaç, kaygılı mizaca sahip bireyler BDB geliştirebilme açısından risk altındadır. Çocukluk çağı döneminde alay edilen, şiddete maruz kalan, akranlarıyla yeteri kadar yakınlık kuramayan kimselerde BDB daha fazla görülmektedir. Toplumsal açıdan bakıldığında ise, toplumda fiziki güzellik ile ilgili gerçekçi olmayan ölçütlerin benimsenmesinin, fiziki mükemmelliğe ulaşmak için plastik cerrahi alanının yaygın olarak kullanılmasının ve bu tutumların toplumda kabul görmesinin BDB’nin gelişiminde faktör olduğu öne sürülmektedir.
Tedavi
BDB tedavi edilebilen bir bozukluk türüdür ve tedavisinde kullanılan birden fazla yöntem bulunmaktadır. Beden dismorfik bozukluğunda farmakoterapi olarak SSRI’lar ve psikoterapi olarak bilişsel davranışçı terapi (BDT) tedavide ilk basamak tedavi olarak kabul edilmektedir. BDB’de uygun farmakoterapinin çekirdek belirtilerde düzelmeye yardımcı olması, toplumsal ve mesleki işlevselliği arttırması ve varsa depresif bulguları tedavi etmesi beklenmektedir. Uygun farmakoterapi için öncelikle hastayla işbirliği yapmak gerekmektedir. Bazı hastaların kozmetik tedaviye yönelmesi ve çirkin olduklarını var saydıkları için doktorları da dahil olmak üzere kimseyle görüşmek istememesi işbirliğini zorlaştırabilir.
Kaynakça ve İleri Okumalar:
- Aslan, S. H. (2000). Beden Dismorfik Bozukluğu: Bir gözden geçirme. Düşünen Adam, 13, 33-41.
- Ray, P. Ç., Demirkol, M. E., & Tamam, L. (2012). Beden dismorfik bozukluğu. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 4(4), 547-565
- Yıldız, N. D. (2019). Beden Algısının Bilişsel Davranışcı Model Doğrultusunda İncelenmesi: Beden Dismorfik Bozukluğu Belirtileri ve İlişkili Bazı Faktörler. Yüksek Lisans Tezi. Dokuz Eylül Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü.