20 yy. da dünyada en çok okunan yazarlardan olan Stevenson, kitapları en fazla dile çevrilen yazarlardan biridir. Stevenson’ın gördüğü bir rüyadan esinlenerek kaleme aldığı “Dr. Jekyll ve Bay Hyde” kitabı, okuyucuyu gizemli hikayesiyle etkisi altına alıyor. Son sayfalara kadar gizemini koruyan kitap, okuyucunun kitap sonunda ruhu ve bedeni arasında sürüp giden serüvene ışık tutmaktadır.
“Elimdeki yeni güç bana o kadar çekici geldi ki, sonunda onun kölesi oldum.” der kahramanımız.
Avukat Bay Utterson ve yakın akrabası Bay Richard Enfield ile pazar yürüyüşlerini severler, çok büyük önem verip bu gezintileri bütün bir haftanın baş tacı olarak görüyorlar ve bu geziler için zevk alabilecekleri pek çok fırsatı geri çevirmekle kalmıyor, gezintinin keyfini çıkarabilmek için işlerini bile sonraya ertelemektedirler.
Yine bir pazar yürüyüşü gezintisindeyken Enfield Utterson’a geçen yolda karşılaştığı bir kazayı anlatır. Adamın biri yolda küçük bir kız çocuğuna çarpıp arkasına bile bakmadan kaçtığını anlatır. Bu olay karşısında Enfield hemen adamın peşine düşer ve adamı yakalar. Adamın yüzünde korkunç ve nefret uyandırıcı bir yüz ifadesi vardır. Adam kendisini affettirmek için para vermeye razı eder ve onları Dr. Jekyll’ye ait bir eve götürür. Bu durum karşında adamın Dr. Jekyll’nin asistanı Bay Hyde olduğu anlaşılır. Bu olayı duyan Utterson endişe duyar çünkü Dr. Jekyll ona bir vasiyetname bırakmış ve bıraktığı vasiyetnamede ortadan kaybolması durumunda bütün mal varlığını Bay Hyde’ye verilmesini talep etmiştir. Ortadan kaybolma şartından dolayı Utterson’un kafası karışır.
Hastie Lanyon arkadaşı Dr. Jekyll’nin etik dışı çalışmalar yaptığını söyleyerek bundan dolayı soğuduğunu ve ondan uzaklaştığını dile getirmektedir. Bir gün Londra’da bir cinayet işlenir ve bütün şehri etkisi altında bırakır. Olaya şahit olan insanlar, cinayeti işleyen adamın dış görünüşünü tarif ederken bunun Bay Hyde olduğunu söylerler. Bu olaydan dolayı çok endişeli olan Utterson bunu Dr. Jekyll’ye dile getirir. Dr. Jekyll Utterson’un gerçeği bilmediğini olayların çok farklı olduğunu ama bunu anlatamayacağını söyler.
Dr. Jekyll kendini eve hapseder yanına hizmetçileri dahil kimseyi almaz ve kimseyle konuşmaz. Gizli gizli efendilerini izleyen hizmetçiler içeride bir adam olduğunu sesinin , giyiminin efendilerine benzemediğini üstelik eve giren çıkan kimse olmadığını fark ederler. Bu olanlardan dolayı endişe duyan hizmetçileri olayı Utterson’a anlatır. Efendilerinin çok değiştiğini, içerde biri olduğunu ama ne ses ne de giyim olarak efendilerine benzemediğini anlatırlar. Utterson bu olay üzerine Bay Hyde’nin Dr. Jekyll’yi öldürdüğünü düşünür bunun üzerine kapıyı kırıp içeri girerler. Bay Hyde’nin yerde uzanmış cesedini ve masanın üzerinde bir mektup görürler. Utterson mektubu okuduğunda bütün olanları anlar.
Kitap son derece etkili ve sürükleyici bir dille okuyucuyu etkisi altına almaktadır. Çoklu kişilik bozukluğunu konu alan kitap insanın bastırdığı yahut dizginlemeye çalıştığı düşüncelerinin nasıl gün yüzüne çıktığını olay örgüsü etrafında anlatmaktadır.
Gönderinin Yazarı
Marmara Üniversitesi ’20 Hemşirelik Bölümü Mezunuyum . Şuan Yoğun Bakım Hemşiresi olarak çalışmaktayım. Kitap okumayı,gezip görmeyi seven , ruh sağlığına ilgili bir hemşire:))
Bu eseri okuduktan sonra hem insanlar hem de kendiniz hakkında düşünmeye başlıyorsunuz. İnsanın olmak istediği, içten içe yapmak için yanıp tutuştuğu arzuların toplum içinde görünme, var olma ve toplum tarafından kabul görme amacıyla bastırılması… Aslında hepimiz ‘kötü’ olarak kabul edilecek kişileriz de birbirimizden mi saklanıyoruz? İnsanlar çözülmesi kolaymış gibi duran esrarengiz varlıklar 😀
Bunun yanında hem bilim-kurgu hem de kişilik bozukluğunu da anlatan bir kitap ama ben felsefi tarafından görmek istedim sanırım.
Burada da bu kitabın yayınını görmek beni sevindirdi. Topluma böyle bir kitabın okunması amacıyla sunduğunuz için teşekkürler 🙂 Güzel bir içerik olmuş, ellerinize sağlık :)))