Selma Çilem Kızılpınar, Burçin Çolak ve Bedriye Öncü’nün 2019 yılında Klinik Psikiyatri Dergisi’nde yayınlanan “Ergenlerde İntihar Bulaşı” isimli olgu sunumundan alınan verilere göre;
İntihar davranışı için hem bireysel, hem toplumsal birçok risk etmeni tanımlanmıştır. Ancak intihar bulaşı ve intihar kümelenmesi fenomenlerinin üzerinde son yıllarda durulmaya başlanmıştır.
İntihar kümelenmesi belli bölgelerde, benzer dönemlerde intihar miktarında meydana gelen beklenmedik artış anlamına gelir. Yakın bir arkadaşın intiharı veya medyada intihar ile ilişkili içeriklere maruz kalma, özellikle ergenlerde ve hassas kişilerde intihar davranışı için tetikleyici bir faktör olabilmektedir. Önceleri ‘Werther etkisi’ olarak adlandırılan intihar bulaşı (taklit intihar) ise; tanınmış kişilerin intiharından sonra bireylerde görülen intihar girişimi anlamına gelir. Sosyolog David Philips tarafından 1974’te tanımlanmıştır. Bu fenomen adını Alman yazar Goethe’nin 1774 yılında yayınlanan ilk romanı olan ‘Genç Werther’in Acıları’ isimli kitabından almıştır. Werther’in imkansız aşkın acısına dayanamayarak ardında bir mektup bırakarak intihar etmesini konu alan kitabın yayınlanmasının ardından Avrupa’da oldukça geniş alanlarda birçok gencin benzer şekilde intihar ettikleri görülmüştür. Akabinde kitabın birçok ülkede yayınlanması yasaklanmıştır. 2017 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir çalışmada ‘Ölmek İçin 13 Sebep’ isimli dizinin galasından sonra internet arama motorlarında intiharla ilişkili arama miktarında, on dokuz günde %19’dan fazla artış olduğu saptanmıştır. Aramaların çoğunun “nasıl kendimi öldürürüm” gibi intihar düşünceleri içerikli olduğu dikkati çeken bir noktadır.
Araştırmalar, ergenlerin intihar davranışını taklit etmeye daha eğilimli olduğunu göstermiştir. İntihar bulaşı ağırlıklı olarak 15-24 yaş grubundaki kişilerde görülmekte, intihar maruziyetinin ek intiharlar için risk faktörü olduğu bilinmektedir. 15-19 yaş grubunda intihara maruz kalmanın intihar girişimi üzerine etkisi, diğer gruplara göre 2-4 kat daha yüksek olarak saptanmıştır. Bir grubun üyesi olmayan, izole kişilerin, ergenlerin, intihar edene benzer yaş, cinsiyet, sosyal statüde olan bireylerin intihar bulaşı açısından daha riskli oldukları bildirilmiştir. Bu olgu sunumunda tartışılan, 19 yaşında ve intihar için risk faktörleri taşıyan, ancak daha önceden ifade edilmiş bir intihar düşüncesi bulunmayan bir vakanın, yakın arkadaşının intiharını takiben kendi hayatına son verme girişiminde bulunması da bu verileri destekler niteliktedir. İntiharı için arkadaşı ile benzer yöntem seçmesi ve benzer ritüelleri tekrarlamış olması, vakanın intihar girişiminde arkadaşının intiharının tetikleyici olduğunu düşündürmüştür.
İntihar riskini arttıran risk faktörlerinin varlığında tetikleyicilerin önceden tanınması ve müdahale planı önemlidir. Özellikle kitle iletişim araçlarının geniş toplulukları etkileyebileceği göz önünde bulundurulduğunda, bu konuda yapılan müdahaleler önem kazanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü 2000 yılında medyada intihar haberleri yayınlanırken dikkat edilmesi gereken noktaları belirttiği bir rehber yayınlamıştır. Yapılan haberlerde kullanılan ifadelerin daha dikkatli seçilmesi, içeriğin ve intihar kurbanına dair bilgilerin daha kısa tutulması, fotoğraf eklenmemesi, haberlerin ön sayfaya yerleştirilmemesi ve duygusal içeriğin kısıtlanması gibi öneriler bulunmaktadır. Bu kurallara dikkat edilmesinin intihar bulaşının önlenmesi üzerine olumlu etkisine yönelik araştırmalar vardır.
Günümüzde sosyal medya kullanımı giderek artmaktadır ve özellikle ergenler arasında en önemli iletişim araçlarından birisi haline gelmektedir. Bu sebeple ergenlerin internette bulunan olumsuz içeriğe maruziyetleri daha fazla olmaktadır. Bu açıdan, maruz kalınan paylaşımların düzenlenmesi ve çeşitli yasal düzenlemeler yapılması önem kazanmaktadır. İnternetin olumsuz etkileri üzerine yapılan birçok çalışma olsa da, intihar eden bireylerin ilişki kurabilecekleri toplulukları bulmalarına, deneyimlerini paylaşmalarına ve tedavi kaynaklarını bulmalarına yardımcı olabilmesi bakımından bireyleri destekleyici, intiharı önleyici faydaları da olduğu gösterilmiştir.
Kaynakça ve İleri Okumalar:
- Kızılpınar, S. Ç., Çolak, B., & Öncü, B. (2019). Ergenlerde intihar bulaşı: Olgu sunumu. Klinik Psikiyatri Dergisi, 22(3).