Süleyman Ümit Şenocak, Hülya Arslantaş ve Rüveyda Yüksel‘in 2019 yılında Arşiv Kaynak Tarama Dergisi‘ nin ”Psikiyatrik İyileşmede Yeni Bir Yönelim: İyileşme Odaklı Yaklaşım” isimli makalesinden alınan bilgilere göre:
İyileşme kavramına ilişkin çeşitli tanımlar yapılmıştır. İyileşme üzerine yapılan tanımlar; klinik iyileşme ve kişisel iyileşme üzerine bir ayırım yapılmasını zorunlu kılmıştır. Klinik iyileşme; ruh sağlığı çalışanları tarafından tanımı yapılan, tıbbi modelin bir terimidir. Semptomların azalması ya da durması ve sosyal işlevselliğin düzeltilmesi, hastanın önceki sağlık durumuna geri dönmesi anlamına gelir ve biyomedikal görüşün bir yansımasıdır. Kişisel iyileşme ise bireyin gelişim ve değişim sürecini ifade eden bir kavramdır.
- Anthony iyileşmeyi; “Bir kişinin tutumlarının, değerlerinin, hislerinin, hedeflerinin, becerilerinin ve/veya rollerinin değiştiği son derece kişisel, eşsiz bir değişim süreci” olarak tanımlamıştır. Ruh sağlığı problemlerinin veya ruhsal hastalıkların neden olduğu sınırlılıklar olsa bile anlamlı, tatmin edici ve ümit verici bir yaşam sürme şeklidir.
- Corrigan ve arkadaşları tarafından yapılan bir çalışmada danışanlar; aile ilişkileri, diğer kişilerarası ilişkiler, psikiyatrik semptomlar, genel sağlık sorunları, istihdam, günlük yaşam aktiviteleri, yaşamdaki hedeflerini başarmak ile ilişkili sorunlarında yardım istediklerini belirtmişlerdir.
- Leamy ve arkadaşları yapmış oldukları sistematik derlemede iyileşme süreçlerinin 5 kategoride ele alınabileceği kavramsal bir çerçeve belirtmişlerdir. Bu kategoriler; hayatla bağlantıda olma (connectedness), umut (hope) ve geleceğe ilişkin iyimserlik, kimlik (identity), yaşamı anlamlandırma (meaning in life) ve güçlendirmeyi (empowerment) içermektedir.
İyileşme kavramı ile bireye özgü/eşsiz ve birey tarafından yönlendirilen, yüksek düzeyde kişiselleştirilmiş bir yolculuk anlaşılmaktadır ve bu yüzden bir hizmet bağlamında standardize edilemez çünkü iyileşme kişi tarafından tanımlandığı için, her bireyin kendisine özgü bir iyileşme hedefi olacaktır. İyileşmenin son derece kişisel bir kavram olması, kişinin kendisi tarafından tanımlanması nedeniyle, iyileşmenin tanımı üzerinde ortak bir görüş birliği bulunmamaktadır. Ancak yapılan tanımlar benzer bileşenleri içermektedir: Umut, otonomi, sağlığa kavuşma, kişisel gelişim, güçlendirme, kişisel sorumluluk, akran desteği, özsaygı, seçim yapma, anlamlı sosyal uğraşılar, yaşam memnuniyeti, spiritüalite, kişinin eşsiz güçlü yönleri, bireyselleştirilmiş bakım, kendini yönetme, sosyal/toplumsal katılım, doğrusal olmayan bakım, kişisel hedef oluşturma.
İyileşmeye Rehberlik Eden İlkeler
- İyileşme için pek çok yol vardır. Bireyler kendilerine özgü gereksinimleri, güçlü yönleri, hedefleri, sağlık tutumları, davranışları ve iyileşme beklentileri ile eşsizdirler.
- İyileşme kendine dönük ve güçlendiricidir. Kişi iyileşme ajanıdır ve kendi iyileşme hedeflerine yönelik karar verme otoritesine sahiptir.
- İyileşme, değişim gereksiniminin kişisel olarak kabulünü gerektirir. Birey, bir problem olduğunu kabul etmelidir.
- İyileşme bütüncüldür. İyileşme, aşamalı olarak kişinin daha iyi bir zihinsel, bedensel ve ruhsal dengeye gelmesi sürecidir ve bu süreç kişinin yaşamındaki aile, iş ve toplum gibi farklı yönleriyle de ilişkilidir.
- İyileşmenin kültürel boyutları vardır. Herkesin iyileşme süreci eşsizdir ve bu süreç kültürel inançlardan ve geleneklerden etkilenir.
- İyileşme, sağlığın gelişmesi sürecinde oluşur. İyileşme doğrusal bir süreç değildir. Sürekli gelişime ve işlevin iyileşmesine dayalıdır. Ancak sürecin doğal bir parçası olarak relapslar veya geriye dönüşler yaşanabilir.
- İyileşme, umuttan doğar. İyileşme çabasındaki bireyler, kendi iyileşme deneyimlerini paylaşan kişileri görünce umutlanırlar, karşılaştıkları engelleri aşabileceklerine dair motivasyon duyarlar.
- İyileşme, sağlığa kavuşma ve kendini yeniden tanımlama sürecini gerektirir. İyileşme; kişinin olumlu ve anlamlı bir kimlik duygusu geliştirdiği bütüncül bir sağlığa kavuşma sürecidir.
- İyileşme; ayrımcılık ve damgalamayı ele almayı gerektirir.
- İyileşme, akranlar ve dostlar ile desteklenir. Umut ve destek sağlayan ve değişim kaynakları ve stratejileri öneren insanların varlığı ve katılımı iyileşme sürecinde son derece önemlidir.
- İyileşme, toplumda yeniden bir hayata katılmayı ve yeniden bir hayat inşa etmeyi gerektirir.
İyileşme, ruhsal hastalığın getirdiği sınırlılığa rağmen bir hayat kurmayı gerektirir. İyileşme; sağlıklı aile ilişkileri, sosyal ilişkiler ve kişisel ilişkiler inşa etme sürecidir. Eğitim, istihdam ve barınma gibi yaşam kalitesine ilişkin konularda başarı kazanmayı ve başkalarına yardım etme gibi yöntemler ile toplumda daha yapıcı roller üstlenmeyi içerir. - İyileşme gerçekliktir. Olabilir, olacaktır ve olur.
Kaynakça ve İleri Okumalar:
- Şenocak, S. , Ü. , Arslantaş, H. & Yüksel, R. (2019). Psikiyatrik İyileşmede Yeni Bir Yönelim: İyileşme Odaklı Yaklaşım. Arşiv Kaynak Tarama Dergisi. 28(2):83-97
Psikiyatri hemşireliği yüksek lisans öğrencisi . Nöropsikoloji, psikoseksüel bozukluklar ve psikoterapi ilgi alanlı keşif sever.
Ruhsal olarak iyileşme ilkelerine baktığımızda aslında bunlar tüm insanların ihtiyacı. Belli ki ruhsal olarak hepimiz eksik olarak doğuyoruz ve ne kadar iyileşebilmek, bizim ve çevremizin elinde.